Kendime yediremiyordum. Benimle evlenmek istediğini annesinin aracılığıyla ileten bu adam; kendini şimdi bana farklı bir kişi olarak tanıtıyordu.İntikam almam artık kaçınılmazdı.
"Evli misin?" diye sorduğumda şaşırdı. "Hayır," dedi.
Soğukkanlılığımı korumaya çalışarak devam ettim.
"Peki, nişanlı olabilir misin ya da bir kız arkadaşın var mı?"
derken göz ucuyla ellerine baktım. Bunu bilinçli yapıyordum.Sorduğum sorular onu şüphelendirmiş olmalıydı ki, bana tereddütle bakarken yine, "Hayır," dedi.
"Güzel!" dedim neşeyle. "Beni kaçırsana!"
Karadenizin hırçın dalgaları arasında hayat bulan, büyüleyici bir aşk hikayesi
"Evli misin?" diye sorduğumda şaşırdı. "Hayır," dedi.
Soğukkanlılığımı korumaya çalışarak devam ettim.
"Peki, nişanlı olabilir misin ya da bir kız arkadaşın var mı?"
derken göz ucuyla ellerine baktım. Bunu bilinçli yapıyordum.Sorduğum sorular onu şüphelendirmiş olmalıydı ki, bana tereddütle bakarken yine, "Hayır," dedi.
"Güzel!" dedim neşeyle. "Beni kaçırsana!"
Karadenizin hırçın dalgaları arasında hayat bulan, büyüleyici bir aşk hikayesi
Herkese merhaba !
Blog turumuzda yorum sırası bana geldi :) Aslında uzun uzun anlatmak istiyorum kitabı ama yine de kendimi frenleyecek ve kısaca konusundan bahsedeceğim:)
Şahsenem, "Asla bir Karadenizli'yle evlenmem!" dediği zaman çok büyük konuşmuştur ve aslında kitap boyunca nasıl o büyük sözünü çiğnediğini okuyoruz :D
Şahsenem Karadenizli bir kızımız. Oradaki kişilerin çoğuna göre kafa yapısı biraz farklı aslında. Üniversiteye gitmiştir Şahsenem ve bulunduğu bölgede 'okumuş kız almayız biz.' gibi bir düşünce vardır. Küçükken annesi ölünce halası durmamış ve babasını evlendirmiştir. Fakat öyle üvey anne gibi bir durum yok ortada. Emine Annesi çok iyi birisi ama bu üvey anne durumunu halası üstlenmiş, belli.
Nadir ise İstanbul'da büyümüş ama Karadenizli. Şahsenem ile uzaktan akrabalar ve kızımızı yıllar önce bir resimde gördüğünden beri ona aşık. Bunu da kimseye söyleyemeyince aşkını içinde yaşamış. Durum böyle olunca da annesinin onu evlendirme isteğini hep reddetmiş. Fakat bir gün annesi Şahsenem'den bahsedince de hemen annesini görücü olarak yollamış.
Fatime halası gelip de oğlu Nadir ile Şahsenem'i evlendirmek istediğini söyleyince, normalde sakin, büyüklerine karşı çıkmayan kızımız Şahsenem dayanamaz ve bunu asla kabul etmeyeceğini belirtir. Ama yine de halasını kıramaz ve görüşmeyi kabul eder. Nasıl olsa bu iş olmayacak, görüşseler ne olur değil mi? Ama hayır işler öyle tahmin ettiğiniz gibi olmuyor sevgili okuyucu :D
Nadir ve Şahsenem ilk kez bir düğünde karşılaşıyorlar ve tanıştıklarında Nadir kendini Ahmet olarak tanıtıyor. Şahsenem de Ahmet yani Nadir'den hoşlanmaya başlıyor. Aslında böyle bir olay olduğunda ben panik yaptım, "Allah, şimdi bunlar bir türlü gerçek Nadir'i öğrenemezler!" dedim ama hayır. Nadir'in gerçek kimliği ortaya çıkıyor ve Şahsenem'in tepkisini tahmin edebiliyorsunuz, değil mi? Şahsenem bunun altında kalmaz arkadaşlar :D
İşte böyle başlıyor kitabımız. Karadeniz'de geçen bir aşk hikayesi. Betimlemeler çok iyiydi gerçekten. Kitabı elime aldığımda kendimi Karadeniz'e yolculuk yapıyor gibi hissettim :) Yazarımızın ilk kitabı fakat okuyucuyu içine çekebilen bir kitap olmuş, o yüzden tebrik ederim :)
Kapağın gerçekten kitap ile uyumlu olduğunu düşünüyorum. İç tasarım, yazı puntosu, orijinal ayracı derken, yayınevi iyi bir iş çıkarmış :)
Sadece puan kırdığım tek yer, sanki bana fazla uzun geldi. Biraz daha kısa olsa tam tadında olabilirdi. Onun dışında keyifle okunabilecek bir kitap. Karakterleri çok seveceksiniz. Ama Nadir'i Şahsenem'den daha çok sevdiğim de bir gerçek :D
Türk filmi tadında bir kitap okumak isterseniz, kesinlikle tavsiyemdir :)
Katkılarından ötürü Mendirek Yayınları'na teşekkürler !
Puanım:
Fatime halası gelip de oğlu Nadir ile Şahsenem'i evlendirmek istediğini söyleyince, normalde sakin, büyüklerine karşı çıkmayan kızımız Şahsenem dayanamaz ve bunu asla kabul etmeyeceğini belirtir. Ama yine de halasını kıramaz ve görüşmeyi kabul eder. Nasıl olsa bu iş olmayacak, görüşseler ne olur değil mi? Ama hayır işler öyle tahmin ettiğiniz gibi olmuyor sevgili okuyucu :D
Nadir ve Şahsenem ilk kez bir düğünde karşılaşıyorlar ve tanıştıklarında Nadir kendini Ahmet olarak tanıtıyor. Şahsenem de Ahmet yani Nadir'den hoşlanmaya başlıyor. Aslında böyle bir olay olduğunda ben panik yaptım, "Allah, şimdi bunlar bir türlü gerçek Nadir'i öğrenemezler!" dedim ama hayır. Nadir'in gerçek kimliği ortaya çıkıyor ve Şahsenem'in tepkisini tahmin edebiliyorsunuz, değil mi? Şahsenem bunun altında kalmaz arkadaşlar :D
İşte böyle başlıyor kitabımız. Karadeniz'de geçen bir aşk hikayesi. Betimlemeler çok iyiydi gerçekten. Kitabı elime aldığımda kendimi Karadeniz'e yolculuk yapıyor gibi hissettim :) Yazarımızın ilk kitabı fakat okuyucuyu içine çekebilen bir kitap olmuş, o yüzden tebrik ederim :)
Kapağın gerçekten kitap ile uyumlu olduğunu düşünüyorum. İç tasarım, yazı puntosu, orijinal ayracı derken, yayınevi iyi bir iş çıkarmış :)
Sadece puan kırdığım tek yer, sanki bana fazla uzun geldi. Biraz daha kısa olsa tam tadında olabilirdi. Onun dışında keyifle okunabilecek bir kitap. Karakterleri çok seveceksiniz. Ama Nadir'i Şahsenem'den daha çok sevdiğim de bir gerçek :D
Türk filmi tadında bir kitap okumak isterseniz, kesinlikle tavsiyemdir :)
Katkılarından ötürü Mendirek Yayınları'na teşekkürler !
Puanım:
Aaahh isimlerle bile bağladı kendine beni bu kitap. Teşekkürler. :)
YanıtlaSilRica ederim :)
Silokumakda kararsızım..Busecim ben senin genellikle 5 verdiğin kitapları okuyorum.Daha doğrusu 5 verdiğn kitapların hepsini alıp okuyorum..Sürekli takipdeyim yani.
YanıtlaSilÇok teşekkür ederimmm ama o şekilde düşünme lütfen. Bir kitaba 5 puan vermek pek kolay olmuyor :D 4 puan da önerdiğimin göstergesi :) Türk filmi tadında işte, eğer seversen bu tarz kitapları oku derim
Sil