Yorum: Kalbimdeki İmza - Dilan Ak

1/02/2016, BY Buse Güler -

En yakın arkadaşının kız kardeşine âşıktır Demir…Her şeye rağmen onu istiyordur. Onsuz geçirdiği her saniyeyi yaşanmamış sayacak kadar âşıktır genç adam. Onun için dünyanın bir ucuna gitmeye bile razıdır. Bu özlemin bitmesini, yıllardır tek taraflı sürdürdüğü aşkının karşılık bulmasını istiyordur artık. Sevdiği kadının kalbinin bir başkası için atması canını yaksa da, sonuna kadar savaşmaya kararlıdır.Beş yıl önce annesini bir trafik kazasında kaybeden Fulya’yı ise, yazgısı Ankara’dan Londra’ya bir rüzgâr gibi savurmuştur. Yaşamış olduğu yerden uzaklaşma isteği, Kingston Üniversitesi’ne yüksek lisans öğrencisi olarak kabul edilmesiyle birlikte gerçekleşmiştir. Ancak genç kızın bilmediği bir şey vardır. Kendisini gizliden gizliye çılgınca seven ve aşkı uğruna her şeyi geride bırakıp Londra’ya gelen Demir’in varlığı… Demir’in yıllarca herkesten gizlediği sırrı su yüzüne çıktığında, her şey ters gitmeye başlar. Genç kızın karşısında yaralı, umudunu yitirmiş, güçlü olmak için direnen bir adam vardır. Ama Fulya’nın kalbi bir başkasına aittir. Ta ki sevdiği adamın ona yaşattığı büyük acıya kadar…“Ellerim o güzel yüzüne dokunmak, burnum tatlı kokusunu içine çekmek, dudaklarım dudaklarıyla buluşmak istedi. Ama sadece istemekle kaldı. Bir kez daha bu denli isteyip ona dokunamamak yeni bir acı daha ekledi yüreğime. Acıların en ağırı, katlanılması en güç olanı...”

Herkese merhaba. Instagram hesabımda yorum girmeye başladıktan sonra blogu biraz boşladım, zor geliyor açıkçası :D Ama yinede blogum benim bebeğim, o yüzden yavaştan biriken yorumları gireceğim ve bunlardan ilki canım arkadaşım Dilan Ak'ın ilk kitabı Kalbimdeki İmza olsun istedim.
Kalbimdeki İmza geçenlerde bitirdiğim bir kitap. Aslında uzun bir süre elimde kaldı. Bunun sebebi, bir türlü kitabı okumaya vakit bulamamış olmamdı. Çünkü ne zaman elime alsam epey okuyor ama bıraktığımda iki üç gün alamadığım oluyordu, bir ara da anneme kaptırınca uzun sürdü haliyle :D
Arka kapak yazısından konusunu anlamışsınızdır zaten uzun uzun anlatmayacağım. Kızımız Fulya Londra'da okuyor, ailesi Ankara'da. Annesini trafik kazasında kaybedeli beş sene olmuş. Gayet mutlu giden bir ilişkisi var; Aras ile. Fakat abisinin arkadaşı Demir ile karşılaşmaları sonucunda hayatı değişiyor diyebilirim. Demir, Fulya'ya aşık bir adam. Hem de ne aşk. Ben böyle fedakâr, böyle aşık bir adam görmedim. Yıllardır aşkını içinde saklamış, büyütmüş. Onu uzaktan izlemiş, iyi olduğu haberlerini hep yakın arkadaşı, Fulya'nın abisi Mete'den almış. En sonunda dayanamamış artık kalkmış Londra'ya gelmiş. Fulya için Demir hep abisinin arkadaşı olarak kaldığı için bu aşkı öğrenince çok şaşırıyor haliyle.
Şimdi biraz karakterlerimizden bahsedelim. Genelde okuyucular Aras ve Fulya'yı sevmemiş. Ama ben sevdim, tüm karakterleri sevdim. Neden mi? Hemen açıklıyorum.
Aras yaptığı o malum şeyden ötürü sevilmedi. Evet ama bu onun kişiliği bence. Yani ne bileyim, onuda öyle kabul ettim ben. Spoiler vermeden anlatamıyorum :D Okuyunca anlarsınız. Kaldı ki bence Fulya ile olan aşkları güzeldi. Tamam Aras asla bir Demir olamaz ama o kadar da kötü bir karakter değil yani, yapmayın lütfen.
Fulya. Başlarda çok sinir oldum. Neden görmüyorsun kızım sen bu Demir'in aşkını diye paraladım kendimi, sonra düşününce onu da anladım ben.  Fulya'nın Aras ile çok mutlu bir ilişkisi var, düşünsenize. Abisinin arkadaşı kalkmış gelmiş ona aşıkmış diye Aras'ı bırakıp Demir'e mi koşsun? Koşsaydı da bu sefer o yüzden kızardık eminim :D O yüzden Fulya'yı sevdim ben. Demir'e başlarda yaptıkları onun canını çok yaktı belki ama, öyle olması gerekiyordu belki de.
Gelelim Demir'e. Ah, hepimize birer Demir nasip olsun inşallah :D Ama ağlamasın! Kitapta sürekli ağladı, kıyamam valla :D Tuba Atıcı Coşar, Demir için güzel seven adam demiş. Nasıl da doğru. O kadar güzel seviyor ki, ben daha önce böylesini pek okumamıştım. Demir benim favori erkek karakterlerim arasına muhteşem bir giriş yaptı bile. Kitapta Aras ve Fulya'yı bu kadar çok okumamız da bence Demir'in aşkının büyüklüğünü görmemiz açısından iyi oldu. Ben sevdim.
Kitabın kapağı bence çok güzel. Dilan'ın ilk kitabı olmasına rağmen ben okurken sayfalar su gibi akıp gitti gerçekten çok akıcıydı. Kaldı ki, betimlemeleri, duyguları okuyucuya aktarımı da çok iyiydi. İçime işledi sanki okurken. Başlarken, bak ben ağlamayacağım demiştim ama ne mümkün, bi kaç yerde gerçekten ağladım :D Hele o son! Kim tahmin edebilirdi ki böyle olacağını? Kitap hiç öyle ilerlemedi çünkü. Bence çok güzeldi, herşeyiyle. Yani, kitap tavsiyemdir, alın okuyun :)
Dilan'ıma yazım hayatında başarılar dilerim! İlk kitabı Kalbimdeki İmza bana göre çok güzel olmuş ve bu yolda çok daha başarılı adımlar ile ilerleyeceğine eminim. Canım, her şey gönlünce olsun. Eminim ki Kalbimdeki İmza hak ettiği değeri görecektir, görüyor bile. Her zaman seninleyim.

2 yorum:

  1. İnşallah iyi. Yerlere gelir bu kitap sayesinde , yeni kitaplarını da okuruz...

    YanıtlaSil